15 Şubat 2019 Cuma

YEŞİLKÖY TENİS KULÜBÜ





Yeni sezon çalışmalarımız 15 şubat 2019 itibarıyla başlamıştır.bol tenisli günler dilerim















17 Şubat 2015 Salı

TENİS RAKETİ SEÇİMİ





Raket seçimi tenis sporuna yeni ilgi duymaya başlayan herkesin en çok zorlandığı konudur.Raket seçerken sizi yönlendirecek profesyonel birinden bilgi alma şansınız var ise bunu mutlaka kullanın çünkü türkiyede tenis çok yaygın bir spor olmadığından mağaza çalışanları yeterli bilgi ve deneyime sahip değildirler bunun için aşağıdaki noktalara dikkat etmeliyiz .                                        
RAKETİN AĞIRLIĞI:Raketler genelde 250-350 gram arasındadır.250-280 gram arası hafif,280-310 gram arası orta,310 gramdan ağır raketler için ağır diyebiliriz.Ağır raketler sert toplar karşısında çok fazla sarsılmaz.Bilek ve dirsek sağlığımız için iyidir.Ağır raketler topa daha fazla güç aktarırlar ve top daha güçlü ve kontrollu gider.Hafif raketler ani hareketlerde ve file önü oyunlarda daha etkilidir.hafif raketlerle,ağır raketlere kıyasla daha hızlı vuruşlar yapabiliriz çünkü hafif raketler fazla güç gerektirmeden topu daha fazla atarlar ama kontrol zordur.
Yeni başlayanlar ve özellikle bayanlar hafif raketi tercih etmelidir.

RAKETİN DENGE NOKTASI:Raket seçiminde bir diğer önemli detay ise denge noktasıdır.İşaret parmağınızı tam raketin kafası ile boynunun birleştiği noktaya koyduğunuzda eğer kafa tarafı aşağıya eğiliyorsa buna kafa ağır raket ,sap kısmı aşağı eğiliyorsa buna kafa hafif raket denir.Kafa ağır raketler topa daha fazla güç aktarırken kontrol etmesi daha zordur.Bu tür ağır kafa raketler ise gücünü rakete tam olarak aktaramayan yeni başlayan oyuncular için idealdir.Kafa hafif raketler ise gücünü zaten rakete aktarabilen rakette tam hakimiyet isteyen oyuncular içindir.Yani topu tam istediği noktaya atabilen spinli vuruşlar yapabilecek oyuncuların tercihidir.

KAFA BÜYÜKLÜĞÜ:Büyük kafa  105 inç üzeri raketler le vuruşlarda topa optimum güç ve kontrol sağlayan nokta daha büyüktür.Bu nedenle daha fazla hata affedici raketlerdir.Topa vurayımda karşıya geçsin mantığına uygundur.Ayrıca büyük kafa raketler topa daha fazla güç aktarırlar.Fakat kafa küçüldükçe kontrol ve manevra kabiliyeti artar.Bu nedenle usta oyuncular küçük kafa raketleri tercih ederler.Çünkü usta oyuncular raketle topu sveet spot noktasında buluştururken yeni oyuncular için bu çok zordur.bu nedenle yeni oyuncular 110 inç kafa raketle başlayıp ustalaştıkça kafayı küçültmelidirler.

KORDAJ SIKLIĞI: Raketin içindeki tellere kordaj denir.16x18,16x19,18x20 gibi kordaj sıklıkları vardır.Daha sıkı kordajlı rakete top daha fazla temas eder bu da daha fazla kontrol sağlar.Seyrek kordajlar ise daha spin ve slice vuruşlar yapmak içindir.seyrek kordajlar daha konforludur.yanlız daha çabuk yıpranır ve koparlar yeni oyuncular için tavsiye edilen 16X18 kordaj sıklığıdır.

GRİP ÖLÇÜSÜ: Grip raketin sap kalınlığıdır.Raketi elinize aldığınızda parmaklarınızla ve avucunuzun arasında birbirine temas etmeyecek kadar boşluk kalmalıdır. Grip ölçüleri küçükten büyüğe 1,2,3,4,5 olarak adlandırılır.
Sonuç olarak yeni başlayan oyuncular yukarıdaki noktalara dikkat ederek nasılsa yeni başlıyorum deyip adi raketler yerine Teniste bilinmiş markaların ucuz raketleri ile başlayabilirler..
Yeni başlayanlar için ideal raket büyük kafa 105-110 inç,280 gramdan hafif,kafa ağır,seyrek kordajlı raketler tercih edilmelidir.
         NOT:çocuklar için raket seçimi çocuğun boyuyla orantılı olmalıdır.çocuğun boyu 100-115 cm ise raket boyu 54-55cm(4-6 yaş),çocuğun boyu 115-125 cm ise raket boyu 58-59 cm(6-8 yaş),çocuğun boyu 125-140 cm ise raket boyu 63-64 cm(8-10 yaş),çocuğun boyu 140-160cm ise raket boyu 67 cm(10-12 yaş),160 cm sonrası 69,5 cm lik(12 yaş ve sonrası) raket kullanmalıdır.

BOL TENİSLİ GÜNLER DİLERİM

1 Ocak 2014 Çarşamba

SPOR VE BESLENME


 Canlıların yaşamlarını sürdürebilmesi, büyüme ve gelişmesi, sağlıklarını koruyabilmesi ve yeniden kazanabilmesi, gerekli hareket ve işleri yapabilmesi için besinlerin yeterli ve dengeli olarakkullanılmasına BESLENME diyebiliriz.                                                                                                                                                                                                                          
 

YETERLİ BESLENME : Genellikle vücudun yaşam ve çalışmasının sürdürülebilmesi için gerekli enerjinin sağlanmasıdır. (Enerji veren besin öğeleri : karbonhidrat, yağ, protein)                                                                                        DENGELİ BESLENME : Vücut için gerekli enerjinin yanı sıra, tüm besin öğelerinin gereksinim kadar alınmasıdır. BESİN; sağlığın ve vücut fonksiyonlarının korunması veya diğer bir deyişle yaşamın ve büyümenin sürdürülmesi için tüketilen bir maddedir Besinlerimiz, 3 temel besin maddesi olan yağlar, karbonhidratlar ve proteinler, bunların yanı sıra mineral maddeler, iz elementleri (demir, çinko, iyot vb. gibi), vitaminler, aroma maddeleri ve sudan olan karışımlarıdır .                                                 
SAĞLIKLI BESLENME İLKELERİ:Yeterli ve Dengeli Beslenerek Sağlıklı Bir Yaşam Sürdürmek İçin ;       Uzun süren açlıklardan kaçınılmalı, azar azar sık sık beslenme alışkanlığı sağlanmalıdır.       Fizik aktivite düzeyi artırılmalıdır.
       Total yağ tüketimi günlük enerji gereksiniminin %30'u civarında olmalıdır.       Günlük saf şeker tüketimi azaltılmalıdır.       Tuz ve tuzlu yiyecek tüketimi azaltılmalıdır.       Daha çok posalı yiyecekler tercih edilmelidir.       Yenilen besinlerin temizliğine özen gösterilmelidir.       Kalori alınımı obeziteyi önleyecek düzeyde azaltılmalı, arzu edilen vücut ağırlığı sağlanmalıdır.       Alkollü içki tüketilmemeli veya tüketimi sınırlandırılmalıdır.       Sigara içilmemelidir.       Stresten mümkün olduğu kadar kaçınmalıdır.                                                                                                                                                   
SPORCU BESLENMESİNİN ÖNEMİ:Sağlıklı bir yaşam için beslenmenin ve sporun önemi önceden beri bilinmektedir. Hipokrat M.Ö. 480 yılında sağlıklı yaşamın temel ilkesini şu şekilde açıklamıştır. “Sağlıklı yaşam, bireyin beden yapısı (kalıtım) ve çeşitli besinlerin etkilerinin bilinmesini gerektirir. Ancak beslenme tek başına sağlıklı yaşam için yeterli değildir, egzersizde yapılmalıdır. Bununla birlikte beslenme ile güçlülük arasındaki ilişkinin önemi eski yunanlılar devrinde olduğu gibi sporun ilk örgütlenmesi çağlarında da bilim adamlarınca belirtilmiş ve konu üzerinde önemle durulmuştur Beslenme kavramı spor olgusu içerisinde, kimine göre sihirli bir değnek, kimine göre ise zorunlu bir eğitim ve uygulama sürecini ifade eder. Organizmanın günlük 50 çeşidin üzerinde besin öğesine gereksinimi bulunduğunu düşünürsek, besin öğelerinin belirli bir süre yetersiz tüketimi veya birkaçının tüketilmemesi halinde, sağlık ve performansın olumsuz yönde etkileneceği sonucuna ulaşırız .Beslenme bütündür ve sporcunun performansını en üst düzeye çıkaracak sihirli yiyecek ve içecekler yoktur. Önemli olan sporcunun, sporcu beslenmesi kuralları içerisinde, yeterli ve dengeli beslenmesinin sağlanmasıdır . Dengeli bir beslenme ile gelişme gösteren sporcu performansının, yapılan araştırmalar yetersiz beslenme ile düşeceği sonucuna varmışlardır.Alınan temel besin öğelerinde önemli ölçüde bir yetersizlik olmadığı sürece, beslenme durumu sihirli bir şekilde kısa sürede performansı etkilemeyerek, örneğin 100m koşu süresini yarıya indirmeyecektir. Fakat yıllık sezon süresince optimal beslenme ile performansta farklılık yaratabilmektedir. Sağlıklı kalmak, kendini iyi hissetmek için yoğun antrenman yaparak, kondüsyonu artırmak mümkün olabilmektedir. Bu şartların sağlanması ise kazanma ve kaybetme arasındaki farkı belirlemektedir.                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                İYİ BESLENMENİN SPORCUYA SAĞLADIĞI AVANTAJLAR:Beslenme uzmanları, her koşulda iyi beslenen bir sporcunun iyi beslenmeyen veya besinlerine hiç dikkat etmeyen bir sporcuya göre elde ettiği bir takım avantajları olduğu görüşündedirler.Bu avantajları ise aşağıdaki gibi sıralamaktadırlar.      Sporcunun antrenman etkinliği maksimum düzeydedir: İyi bir beslenmeyle sporcu, antrenörünün verdiği antrenmana kolay uyum sağlamakta ve her türlü antrenmanı yapacak güce kavuşmakta ve performansını arttırmaktadır.      Üst düzey mental konsantrasyon ve dikkate sahiptir: Her spor dalında, dikkat ve oyuna konsantrasyon önemlidir, bunun için de temel etkenlerden bir tanesi de yeterli ve dengeli beslenmedir.      Seyahatlere dayanıklı ve yabancı çevreye kolay uyum sağlamaktadır: İyi beslenen bir sporcu her zaman, her ortama ayak uydurabilecek güce ve dayanıklılığa sahip olmaktadır.      Büyüme ve gelişmesi üst düzeydedir: Özellikle spora başlama yaşının küçük olması nedeniyle, yeterli   ve dengeli beslenme sonucu çocukların büyümesi ve gelişmesi üst düzeye erişmekte ve yetişkinlikte istenilen vücut ölçülerine ulaşılmaktadır.      Hastalıklara yakalanma ve sakatlanma oranı az ve hastalık süresi kısadır: Yapılan çalışmalarda, iyi beslenen sporcuların hastalanma ve sakatlanma oranlarının iyi beslenmeyenlere göre daha az olduğu saptanmaktadır. Hatta sakatlanma oranının iyi beslenmeyle % 50 gibi yüksek oranlarda azaltılabileceği de belirtilmektedir.Yapılan spor dalına göre farklılık göstermesine rağmen , sporculardaki enerji harcaması normal bir kişiden 2-3 kat fazla olduğu bilimsel bulgulardır. farklı ülkelerde veya aynı ülkelerde, bu enerji gereksinimi aynı spor dalında, ayrı antrenörlerin antrenman programlarına göre değişiklik gösterebilirSporcuların performansını artırmak amacı ile çeşitli diyet programları hazırlanmış ve uygulanmıştır. Bazı antrenörlerde inandıkları muayyen tarzdaki diyet tarzlarını sporcularına uygulamaktadırlar. Sadece diyet faktörünün fizyolojik performansa olan etkisini değerlendirmek oldukça güçtür. Çünkü performansa bir çok faktör etki etmektedir  Bu yüzden sporda performansı bütün etmenleri ile bütün düşünüp, diyet programlarının içeriğini de yapılan antrenman dönemi, içeriği gibi öğeleri göz önüne alarak hazırlamak gerekir.Sporcu beslenmesi önemli ölçüde, yapılan spor dalı özelliklerine ve antrenman çeşidine bağlı olması dolayısıyla antrenörü ön plana çıkarmaktadır  Yapılan araştırmalarda sporcuların dengeli beslenme bilgi düzeylerinde ve ilgili uygulamalarında yetersizliklerin büyük ölçüde ; antrenörlerin eksik ve yanlış yönlendirme kaynaklı olduğu belirlenmiştir. Ancak, sporcu beslenmesi konusunda yapılan araştırmalar, çoğunlukla sporcular üzerinde yapılan çalışmalar sonucu elde edilmiştir. Antrenörlerin beslenme bilgi ve alışkanlıklarını içeren araştırmalar yok denecek kadar azdır.Beslenme eğitimi yoluyla davranış değişikliğinin oluşturulabilmesi, hem bilgi düzeyinin geliştirilmesi, hem de beslenme ile ilgili tutum ve inanışların değiştirilmesi ile sağlanabilir  Yeterli ve dengeli beslenme için alınacak önlemlerin yararlı olması da ancak sporcu beslenmesi eğitimine verilecek önemle olasıdır .


22 Mart 2013 Cuma

BURÇLAR VE TENİS



KOÇ: Spor için yaratılmış olan koç burcu için tenis vazgeçilmez bir spor.  Oyunda hırslı ve hep ön planda olmak isteyecektir . Bu yüzden pek çiftler oyununu tercih etmeyecek olup tekler oyununda bir an önce puana gidecek oyunları deneyecektir,   mesela arka çizgi hücum,   winner vuruşlar ve servis voleyi oyunda sıkça deneyebilir.  Karşısında sabırlı bir oyuncu (pıt pıt oynayan:-) koç tenisçisini çok çabuk sinirlendirip her ne kadar oyundan düşürse de o yine bildiğini okuyacak; oyunundan ödün vermeyerek agresifliğini ve savaşçılığını maç bitene kadar sürdürecektir.
BOĞA: İşte size bir pıt pıt oyuncusu,  oyun stratejisi tamamen kararlılık üzerine,   bir de üzerine dayanıklılık geldi mi vay rakibin haline!. Oyun içersindeki sakin ve kolay sinirlenmeyen yapılarıyla puan için kesinlikle acele etmez ve rakibin hata yapmasını inanılmaz bir sabırla beklerler.  Oyun tarzlarını değiştirmeden son puana kadar mücadeleyi bırakmazlar.  Kolay kolay sinirlenmeyen sinirlendiği zaman ise oyunu bırakıp agresif tavırlara girebilecek kadar değişebilen boğa oyuncuları hele birde turnuva para ödüllüyse oyun sırasında geçeceği turlardan kazanacağı paraları nasıl değerlendireceğini düşünmeye başlamıştır bile.
İKİZLER: Aceleci tavırlarıyla puanları harcayabilen,   maç içersinde kararlılık tan uzak bir tavır sergileyen oyuncu tiplerindendir.  Bunun yanında oyun içersinde her tarzı deneyebilecek kadar yetenekli,  atik ve çeviktirler.  Hücum,   müdafaa,   file önü,  servis vole tarzını rakibe göre şekillendirebilirler.  Fakat aceleci ve dikkatsiz tavırlarıyla beraber,   konsantrasyonunu uzun süren bir maç süresinde sağlaması zordur.  Hatta bu kararsızlığı ve hızlı düşünme yetenekleri,   oyun içersinde zaman zaman öyle bir şekil alabilir ki;bir vuruşa hazırlık aşamasından vuruş yapılana kadar geçen sürede topu atacağı yerle ilgili vuruşlar zihninde çeşitli versiyonlar halinde şekillenebilir.  Buna rağmen ikizler oyuncusundan her zaman için varyasyonel ve riskli vuruşlar bekleyin.  Böyle puanlara bayılırlar.
YENGEÇ: Sakın ısınmada oynadığı oyunu baz alıp ona göre bir strateji uygulamayın,   çünkü muhtemelen,   esas oyununu size göstermek için maçın başlamasını bekleyecektir.  İçi ve dışı çok farklı olabilir.  Isınmada yumuşak vuruşlar yapıyor gibi gözükse de bir anda içindeki cevheri ortaya çıkarıp agresif bir oyun tarzıyla karşınızda parlayabilir veya tam tersi. . .  Eğer maça iyi başlarsa,   avantajını korumak için elinden geleni yapacaktır,   kötü başlarsa veya rakibin kendinden üstün olduğunu düşünürse kazanmak için pek çaba sarf etmeyecek ve çabuk demoralize olacaktır.  Oyun içinde maçı kazanmak için ufakta olsa bir ışık görmesi onun içindeki cevheri ateşlemek için yeterli olacaktır.  Rakibin üç maç puanını çevirip de maç kazananlar yengeçler olsa gerek.  Double maçına çok güvendiği bir partner varsa onunla çıkar.
ASLAN: O gün seyircisiz bir ortamda,  oyununa bakarak ''Bu benim tanıdığım oyuncu'' değil diyorsanız,   bilin ki,   sizin tanıdığınız oyuncuyu siz o ana kadar hep seyircili bir ortamda seyretmişsinizdir.  Double parteriniz bir aslansa onu motive etmek için bildiğiniz bütün güzel sözleri söyleyin.  Bir de seyirciyi eksik etmeyin sakın.  Onun için puan kazanmaktan öte,   oynadığı oyunun gösterişi ön plandadır,   arka çizgi top spin vuruşlarla beraber özel vuruşları (yarı voleler,   çapraza kenar çizgi vuruşları,   drop shotlar,   sıçrayıp smaç vuruşları) tekniği en gösterişli haliyle uygulamak tam onlara göredir.  Turnuva oynuyorsa ve seyredenlerde varsa maçı kazanmak için varını yoğunu ortaya koyacaktır.  Herhalde kimse,   aslanların seyirci önünde aldıkları yenilgiye üzüldükleri kadar üzülemez.
BAŞAK: Sürekli maç yapma isteğinize karşı,  sizinle daha çok top yapma diye nitelendirilen,   bir ucu teknik çalışmalara dayanan oyun tarzını tercih eden biri varsa karşınızda; bilin ki Başak burcundan nasibini almıştır.  Yalnız kaldıkları zamanlarda duvar çalışması yaparken görebileceğiniz başaklar,   tam anlamıyla bir antrenman aşığıdır.  Tüm vuruş tekniklerini en ince detayına kadar tam anlamıyla gerçekleştirmeden sizinle maç yapmaya yanaşmayacağı muhtemel olup iyi bir antrenman partneridir diyebiliriz.  Maç içersinde başaklar güvenli ve risk almadan uygulamaya çalıştıkları kararlı ve kesinlik kazanmış teknik özelliklerinin ön plana çıkmasıyla beraber,   maçı okuma ve analiz yeteneklerini,   oyun içersindeki kaybettikleri puanlarla boğuşmaktan devreye sokamayacak ve bu onlarda oyuna iyi adapte edebildikleri teknik özelliklerinin yanında bir handikap olarak kalacaktır.
TERAZİ: Denge ve adalet timsali terazi oyuncusunun,  bir turnuva maçında aldığı yenilginin ertesi saniyesinde rakibini içtenlikle tebrik ettiğine emin olabilirsiniz.  Onun için maç kazanmaktan öte turnuvaya girmek ve değişik kişilerle maç yapmak daha önemlidir.  Double oyunlarında daha başarılı olması, partnerine azami derecede uyum sağlayabilmesi,   onu tamamlaması ve fazla enerji harcayacak single oyun temposunda olmamasından kaynaklanabilir.  Maçlarda kendinden çok daha zayıf bir oyuncuyu 6-0,  6-0 yendiğini pek göremezsiniz,   oyunu dengeleyip birbirine daha yakın skorla maçı bitirmek istemesi,   ondaki insan sevgisinin,   yarışmacı ruhundan daha baskın olmasından ileri gelmektedir.  Eğer tembellikleri ön plana çıkmazsa da terazilerin agresif vuruşları ve geliştirdikleri göze hitap eden oyunlarına tanık olabilirsiniz.  Denge kavramı gelişmiş olan terazi oyuncuları bu kavramı tekniklerine de en mükemmel şekilde adapte edeceklerinden çift el backhend vuranların terazi oyuncuları olması muhtemeldir.
AKREP: Eğer rakibiniz bir akrepse işiniz çok zor demektir!!!Kazanmak için her şeyi yapan bir akrepe karşı çok çok çok. . .  iyi olsanız bile o yine ne yapıp edip maçı almayı bilecektir.  Eğer bir turnuvada kazara bir akrebi yenmişseniz,  bilin ki ne yapıp edip sizinle diğer bir turnuvada karşılaşmak için her şeyi deneyecektir.  Artık onun hedefi,   diğer turnuvada şampiyonluk değil sizsinizdir! Rövanşa hazır olmalısınız.  Kazanma hırsına karşın,   eğer bir akrep oyuncusu performans olarak düşüşteyse ibre tersine döner ve bilin ki tenis artık onun için bitmiştir,   bir dahaki sezon onu turnuva listelerinde pek göremezsiniz.  Kazanmayı amaç edinmiş akrep oyuncusunu,   maç içersinde iyi analiz yeteneğine göre hazırladığı taktikleri ve kuvvetli vuruşlarını maçın kritik noktalarında akıllıca kullanması,   kararlılık özelliğiyle de birleşince yenilmesi zor rakipler arasına sokar . Yazmaya dilim varmıyor,   fakat bu hırsı,   ona bu kritik pozisyonlardaki in-out tartışmalarında kazanan tarafın muhtemelen akrep oyuncusu olacağına dair en belirgin davranışı vermektedir.
YAY: Maç yapacağınız kişinin,   korta çıkmadan önce gelip sizinle sevecen bir şekilde konuşmaya çalışması,   hakkınızda sorular sorarak sizi tanımaya çalışmasının altında bir art niyet aramayın,   muhtemelen rakibiniz bir yay.  Kaybettiği bir maçın ertesi saniyesinde gülümseyebilen,   galibiyeti veya yenilgiyi paylaşabileceği için double oyununu daha çok tercih eden dost canlısı yaylar kazanma veya kaybetmekten çok eğlenip hoşça vakit geçirebilme ve bu özellikleri partnerleriyle yaşamayı amaç edinmiş bir rekreasyon tenisçisi olarak nitelendirilebilirler.  Disipline gelemeyecekleri için, turnuvalarda pek görmeye alışık olmadığımız yaylar,  yine de gezmek ve eğlenmek adına klüp,  şehir,  ülke dolaşarak oynadıkları maçlardan edindikleri tecrübelerle kendilerini teknik ve taktik olarak geliştirmeyi çok iyi bilmekle beraber, bu tecrübelerini double partnerlerine de yaşatmayı her ne kadar bilgiçlik sınırlarını zorlasalar da bir görev olarak kabul ederler.  Puan kazanmadaki aceleci tavırları, sportmen yapılarıyla birleşse de oyun içersinde aldığı puanları maç kazanmaya taşıyacak kadar kararlı değillerdir.
OĞLAK: Kort içindeki ciddi ve sakin duruşları oyun içersindeki kararlı ve sabırlı bir oyunla birleşen oğlak oyuncusu, eğer bu yola baş koymuşsa, performans tenisiyle başlayan tenis yaşantısını ileriki dönemlerde baş hakemlik,   kulüp müdürlüğü,   hatta vtb veya federasyon başkanlığına uzanan yolda disiplin ve çalışkanlığıyla ulaşmayı görev bilecektir.  Tenise ileri yıllarda başlamışsa, temel vuruşların yanında varyasyonel ve özel vuruşları yapmasını bir oğlak oyuncusundan beklemek biraz hayal kırıklığıyla sonuçlanabilir.  Ancak, yapacağı temel vuruşlardaki kararlılık,   sabır ve oyunda yoğun konsantre olabilme özellikleri,  çalışkanlığıyla da birleşince, hedefi olan, maçı kazanmada önemli olan özellikleri sağlayacak ve oğlak oyuncusunu avantajlı konuma geçirecektir.  Eğer turnuva maçınız bir oğlak oyuncusuyla ise, maçın başlama saatini geçirmeyin, o muhtemelen sizden önce kortta hazır bir şekilde sizi bekliyordur.  Kulüplerde baş antrenörlük tam oğlaklara göredir.
KOVA: Ben oyuncuyu raketinden tanırım diyenler, muhtemelen kovaları pek hesaba katmamışlardır.  Teknoloji aşığı kova oyuncusunu kortlarda sürekli aynı raketle görmeniz pek mümkün değildir.  Üstüne özellikler bindirilmiş olan her raketi deneyecek ve sürekli yenilik peşinde koşacaktır. Maç sonunda kova oyuncusunun yanınıza gelip maç hakkında teknik ve taktik kritik yapması,   yakından takip ettiği temel ve özel vuruşların teknik yanlarını ve dünyadaki gelişmeleri sizinle paylaşması içten bile değildir. Bu arada sizin anlattıklarınızı muhtemelen dinlemeyecek, dinlese bile kendi tekniğinin en mükemmel olduğunu düşünerek oyunundan taviz vermeyecektir. Eğer tenis konusunda profesyonel olmak istiyorsa, ona en çok akademisyenlik yakışır. İleri yaşlarda bir kova, tenise başlıyorsa bilin ki, bu onca yaptığı ve uğraş ve yaptığı diğer spor branşlarının yanına ek olarak bilgi ve yetenek haznesini doldurabileceği yeni bir ilgi alanıdır. Eğer müsabaka tenisine yönelecekse 1 numara olmak için elinden geleni yapacaktır. Double partnerinin oyun içinde performansının ondan iyi olması, 1numara olma aşığı olan kovanın oyununu daha çok körükleyecek ve kendi partnerinden daha iyi olma çabası, belki ona maçı kazanmak için avantaj sağlayacaktır.
BALIK: Maç içerisinde oyununu sürekli değiştiren balıkların, bunu rakibin oyun tarzına göre değil de kendi yetenekleriyle hayalinde yaşattıkları tenisçilerin vuruş özelliklerini özdeşleştirme isteğinden kaynaklandığına emin olabilirsiniz. Bundan dolayı maç içersinde sürekli iniş ve çıkışlar yaşayabilir. Kırılganlık ve hassaslıkları oyun içersinde rakipten gelecek duygusal ve fiziksel tepkilerle onu yenilgiye taşıyabilecek en büyük unsur olacaktır. Eğer oynadığınız kişi balık burcu ve sevdiğiniz bir arkadaşınızsa oyun içersinde kırıcı olmamaya dikkât edin,  bu davranışlar onun tenis hayatını sona erdirmesine kadar gidebilir. Fedakâr ve merhametli yönlerini ise oyun içersinde zayıf rakibini ezici bir üstünlükle yenmekten ziyade, oyunu da gururunu ve şevkini kırmayacak şekilde öğretici tavırlarıyla puanları vererek gösterebilirler. Sakin tavırlarının yanında uzlaşmacı ve sevimli halleriyle maç içersinde bile sizi eğlendirmeyi bilecek olan balıklar, size iyi bir tenis partneri olabilir.
Kendi iç burcunu bu özelliklerle özdeşleştirmeyenler!
Astrolojinin sisteminde ve derinlerde; yükselen burç,   gezegen burçları,  evler,  açılar transitler gibi teknik özelliklerin de olduğunu unutmayarak astrolojiye olan inançlarını kaybetmesinler.
Esasen, hepimizin içinde biraz koçluk,  biraz ikizlerlik biraz yengeçlik,  aslanlık veya biraz akreplik var ve bizler dönem dönem veya kalıcı olarak çeşitli karışım yüzdeleriyle bu özellikleri sıkça yaşıyoruz.
Hayatımıza ayna olan ve sıkça yansımalarını yaşadığımız tenis oyunu, bizleri  bu ve nicesindeki özelliklerle,  burçlar dediğimiz, aslı evrensel büyüklükler içinde karmaşık,   ama mutlak bir düzene dayalı sistemde peyderpey kendini çıkartarak buluşturmaya devam etmektedir.
Burçlarla ideal bir tenisçi portresi nasıl olmalı derseniz;
KOÇ  
     kortta  atletik ve savaşçı,
BOĞA
    maçta gayet  sabırlı ve kararlı,
İKİZLER
  kortta oyununu değiştirebilen ve varyasyon yapabilen
YENGEÇ
Maçta  gizli silahlarını çıkarıp patlamaya ve maçı çevirmeye müsait,, 
ASLAN
   maçta  gösterişli ve seyir zevki veren tenis oynayabilen
BAŞAK
  antrenmansever ve tekniğine özen gösteren tenisçi
TERAZİ  
maç esnasında adil,   dengeli ve partneriyle uyumlu,
AKREP
  maçta  hırslı ve teknik özelliklerini tam ve kesinlikle kullanabilen,
YAY
      kortta ve maç esnasında  sevecen ve neşeli,
OĞLAK
 oyunu ciddiye alan ve aldıran,kararlı istikrarlı vuruşlar yapabilen
KOVA
   hayatında tenis olan,   ama tüm hayatı tenis olmayacak kadar özgür ve yaratıcı,
BALIK
  teniste çok  yetenekli ve merhametli 
Sağlıkla ve tenisle kalın